“Allah’ım Filistin’e Yardım Eyle”
Her çağın kendine özgü bir imtihanı vardır. Bizim çağımızın en ağır imtihanlarından biri, gözlerimizin önünde cereyan eden Filistin dramıdır. Gazze’de bombalar altında yaşam mücadelesi veren çocukların, annelerin ve masumların feryadı, insanlığın vicdanını sarsmaya devam ediyor. Yeryüzünde bu kadar zulüm işlenirken sessiz kalmak ne insani, ne vicdani bir davranış olabilir?
“Zulmedenlere en ufak bir meyil göstermeyin; sonra size ateş dokunur…” (Hûd, 113)
Tarih, nice zulümlere şahitlik etti. Ama değişmeyen bir hakikat vardır: Zulüm asla baki değildir. Mazlumun gözyaşı, zalimin saltanatını mutlaka sarsar. Bugün Filistin topraklarında yaşanan acılar, ümmetin vicdanını dağlamakta; masum çocukların çığlıkları semaya yükselmektedir.
Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:
“Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir; ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz. Kim kardeşinin ihtiyacını görürse, Allah da onun ihtiyacını görür.” (Buhârî, Mezâlim 3; Müslim, Birr 58)
Bu hadis bize şunu öğretir: Mazlumun yanında olmak, sadece insani bir sorumluluk değil, aynı zamanda imanımızın bir gereğidir.
Hz. Ömer’in Adalet Dersi
Bir menkıbe nakledilir: Hz. Ömer (r.a.), hilafeti döneminde bir Yahudi çocuğun açlıktan ağladığını görünce Beytülmal’den yardım edilmesini emretmiş ve şöyle demiştir:
“Bizim idaremiz altında yaşayan hiç kimse aç kalamaz. Onların karnı açken biz tok yatarsak, emanete ihanet etmiş oluruz.”
Bu söz, adaletin ve merhametin evrenselliğini gözler önüne serer. Bugün zalimler acımasızca masum canlara kıyarken, Müslüman’ın görevi adaleti ve merhameti ayakta tutmaktır.
Boykot: Sessiz Bir Cihad
Unutmayalım ki zulmün en büyük destekçisi sadece silahlar değil, aynı zamanda ekonomik kaynaklardır. Bizler elimizdeki en güçlü imkânlardan biri olan boykotu unutmamalıyız.
Peygamber Efendimiz (s.a.s.), Mekke döneminde müşriklerin ağır boykotuna sabırla direndi. Müslümanlar aç kaldı, yokluk çekti; ama imanlarından taviz vermediler. Bu bize şunu gösterir: Boykot, sadece ekonomik bir tavır değil, aynı zamanda iman direnişidir.
“Kim bir kavme benzerse, o da onlardandır.” (Ebû Dâvûd, Libâs 4)
Bugün zalimlerin markalarına destek vermek, onların zulmüne ortak olmak değil midir? Boykot, sessiz bir direniş, kalplerin ortak haykırışıdır.
Kalbimiz, Dilimiz ve Ellerimizle
Resûlullah (s.a.s.) buyurur:
“Sizden kim bir kötülük görürse eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse diliyle düzeltsin. Buna da gücü yetmezse kalbiyle buğz etsin; bu, imanın en zayıfıdır.” (Müslim, İman 78)
Ellerimizle; yardımlarımızla ve boykotla…
Dillerimizle; zulmü haykırarak…
Kalplerimizle; zalimlere meyletmeyerek…
Her hâlimizle mazlumun yanında, zalimin karşısında durmalıyız.
Dua
Allah’ım!
Mazlumların duasını kabul eyle, zalimlerin tuzaklarını başlarına çevir.
Filistinli kardeşlerimize yardım eyle, sabırlarını artır.
Ümmeti Muhammed’i birlik ve beraberlik içinde izzetli kıl.
Bizi zalimlere destek verenlerden değil, hakkın yanında duranlardan eyle. Âmin.
Hayırlı cumalar dilerim.
