Boş Yere Yaratılmadık!
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
Bismillahirrahmanirrahim
“Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve huzûrumuza geri getirilmeyeceğinizi mi sandınız?” (Mü’minûn, 115)
Rasûlullah (sav) efendimiz buyurdular:
“İnsan, kulluk vazifelerini îfâda kusur gösterir, yani her ibadetini kâfî miktarda yapmayıp azaltırsa Cenâb-ı Allah onu gam ve kedere mübtelâ kılar.” (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-ummâl, no: 6788)
İnsan dâimâ Rabbine sığınmak, onunla beraber olmak ve zaman zaman da onunla konuşmak ister. Bu durumda O’nun kelâmı olan Kur’ân-ı Kerim ile meşgul olur. Bu sûretle kalben ferahlar, rûhen rahatlar, zihnen dinlenir ve mânen güçlenir. Okuduğu âyetlerden istikâmet alır, önceki insanların hâlinden ibret ve dersler çıkarır ve yoluna devam eder.
En mühimi de, insan ibadetler sâyesinde rûhen yükselir ve hakîkî insanlık şerefine nâil olur. İbâdetlerle Allah’a yaklaşabildiği nisbette kâinatın gözbebeği olma vasfını elde eder. (Dr. Murat Kaya, Ebedi Yol Haritası İslam, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)
el-Ğafûr: Kulların günahlarını affederek örten, suçlarından ve hatalarından vazgeçip bağışlayan, mağfireti çok, af edişi sonsuz olan demektir.
Kısa Günün Kârı
İslâm, insânî faaliyet alanlarının hiçbirini ihmal etmeyen ve hayatı tüm yönleriyle ihtivâ eden bütün bir sistemdir.